Untitled Document
   
  teknokul
  TEKERLEK
 

 

 Tekerleğin icadI

Belki de bütün çağların en önemli mekanik icadıdır. Makinelerin çoğunda, saatlerde, yel değirmenlerinde ve buhar makinelerinde, ayrıca otomobil ve bisiklet gibi taşıtlarda tekerlekler ve tekerlek ilkesine dayanan çarklar vardır. İlk tekerlek günümüzde Irak’ın kuzey kesimini içine alan Mezopotamya’da, günümüzden yaklaşık 5 000 yıl önce ortaya çıktı. Çömlekçilerin kil toprağı işlemede yardımcı bir araç olarak kullandıkları tekerleğin aynı dönemde arabalara takılması, ulaşımda köklü bir dönüşümün yolunu açtı ve ağır gereçler ile büyük eşyaların daha kolay taşınmasını sağladı. Bu ilk tekerlekler, tekparçaydılar ve tahta kalaslardan dilim, olarak kesilmiş parçaların birbirine tutturulmasıyla yapılıyorlardı. İspitli (parmaklı) tekerleklerse, İ.Ö. 2000 dolaylarında ortaya çıktı ve daha hafif oldukları için, özellikle savaş arabalarında kullanıldı. Tekerleğin daha hızlı dönmesini sağlayan göbek takımlarıysa, İ.Ö. 100 dolaylarında geliştirildi.

Ancak bu aracın günümüze en eski çağlardan geldiği de kesindir. Amerikalı arkeolog Speiser, Gawra'da, M.Ö. 3.000–2.500 yıllarının kalıntılarında tekerleğe rastlanmış; İngiliz meslektaşı Woolley de Ur'da, M.Ö. 2.950 yıllarından kalma mezardan bir tekerlek çıkarmıştır. Ne gibi bir ihtiyacın bu icada yol açtığı kesinlikle bilinmemektedir. General Frugier'nin ilginç ve inandırıcı varsayımına göre, Yontma Taş Çağı'ndan başlayarak insan, avladığı hayvanı, kaya parçaları gibi bazı şeyleri taşıma ihtiyacını duymuştur. Bu soruna çare ararken, kesilmiş bir ağacın yuvarlandığını, böylece taşımayı kolaylaştırdığını fark eden insanlar yüklerini iki ağaç kütüğünün üzerine koymayı akıl etmişleridir. İngiliz tarihçisi Maccurdy'ye göre; tekerleğin atası, tomar denilen silindir biçiminde dürülmuş kâğıt ya da deridir. Bu gelişmeyi kazılar da doğrulamaktadır. Yapılan kazılarda Sümer ülkelerinde, M.Ö. 3.000'den kalma kızaklar ve arabalar çıkartılmıştır.

 



 İnsanlara kIzdI tekerleği parçaladI

Orffyreus'un kendi kendine dönen tekerleği, aradan geçen yüzyıllara rağmen gizemini koruyor. İnsanoğlunun 'bedava enerjiyi keşfetme' serüveni 1700'lü yıllara kadar iniyor

Son haftaların en çok tarşılan konusu, Erke adlı bir firmanın yüksek rütbeli emekli komutanlar ve yine yüksek mahkemelerde görev yapmış emekli yargı mensuplarının nezaretinde "Erke dönergeci" adıyla kamuoyuna duyurduğu 'buluş' oldu.

LEONARDO DA VİNCİ DE DENEMİŞTİ

"Benzin, elektrik, doğalgaz gibi herhangi bir kaynak kullanmadan enerji üreten makine" şeklinde tanımlanabilecek "Erke dönergeci" benzeri bir sistem, tarihin ilk çağlarından beri insanoğlunun en büyük hayallerinden biri. Ünlü ressam Leonardo da Vinci'nin de aralarında olduğu binlerce bilimadamı ya da meraklı, düzenekler kurup, 'bedava enerji' üretmeye çalıştı. Bu konuda en ciddi çalışmayı da bilim çevrelerinin 'Orffyreus' olarak bildiği Alman Johann Ernst Elias Bessler yaptı.

TEKERLEĞİ ODAYA HAPSETTİLER

1680 - 1745 yılları arasında yaşayan bu bilim meraklısı, 1712 yılında çapı 3.5 metre, kalınlığı 35 santimetre olan tahtadan bir tekerlek yapıp, bunu da ince bir eksen etrafına geçirip çalıştırdı. Orffyreus, harici enerjiye ihtiyaç olmadan döndüğü iddia edilen tekerleğin nasıl çalıştığını kimseye açıklamadı. Tekerlek, gözlemciler huzurunda denendi. Kendi kendine dönüyor ve hiç durmuyordu. Tekerleği bir odaya kapatıp kapısını mühürlediler. 54 gün sonra mührü bozup odaya girdiklerinde, tekerleğin aynı hızla döndüğü görüldü.

 

Gazetelerde çıkan yazılar, insanların merakı, kıskançlığı, işin içinde hile aramaları ve daha birçok şey, Orffyreus'u kızdırdı. Orffyreus, yaptığı tekerleği kendi elleriyle parçaladı. Aylar sonra pişman olup yeni bir tekerlek daha yapmak için kolları sıvadı ama buna ömrü vefa etmedi.

 

 
  Bugün 4 ziyaretçi (5 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol